Zarafetin sporu buz pateni!
Çoğumuz buz üzerinde duramazken durmayı becerip koşanlar, koşmayı becerip zıplayanlar, dönenler, dans edenler de var. Buz pateni öyle bir spor ki izleyenlere sanki bir spor müsabakası değil de bir tiyatro oyunu, müzikal ya da dans şovu sunuyor. Birbirinden estetik hareketler, müzik, kıyafetler ve kuğu gibi süzülen patenciler... Bir oturuyorsun TV başına bir daha ayrılamıyorsun; bir tane daha izleyeyim, bir tane daha izleyeyim diye diye yarışmanın bir bakmışsın sonu gelmiş.
Gerçekten buz patenini bir futbol bir basketbol gibi klasik sporlarla karşılaştırdığımızda aradaki fark hemen gözümüze çarpıyor. Buz pateni sporcularının spor yapmalarının yanında zarafetleri ve performanslarda sanat öğeleri de sergilemeleri bu sporu diğerlerinden ayırıyor ve sanki aristokratik bir hava katıyor.
İçerdiği estetik ve artistik ögeler bakımından farkını ilk bakışta gösteriyor bu spor. Zaten çoğu patenci de artistik yönlerini geliştirebilmek için bir antrenörün yanında bir koreograf ile de çalışıyorlar. Yani yaptıkları, sporu sanatla birleştirmek. Ayrıca kıyafet ve müzik seçimleri de artistik açıdan ne denli titiz olduklarının diğer göstergeleri.