Avrupa Birliği Komisyonu Genişlemeden Sorumlu Komiseri Olli Rehn, geçen hafta "Türkiye'yi, tuttuğum futbol takımı Mikkeli (ki daha sonra başkanı oldum) 1971-72 sezonunda Eskişehirspor'a 4-0 yenilince tanıdım" demişti.
Bu sözü duyunca bir zamanlar fırtına gibi esen, şampiyonluğu bir kere F.Bahçe'ye, iki kere de G.Saray'a kaptıran Eskişehirspor'u ne kadar özlediğimi fark ettim. İnşallah önümüzdeki yıllarda Süper Lig'e çıkar!
Bu arada. Benim gibi düşünenler özlemlerini Özgür Topyıldız'ın yazdığı 'Anadolu Yıldızı: Eskişehirspor' (İletişim Yay.) kitabını okuyarak daha da artırabilirler! İşte kitaptan 'tadımlık' bir anı:
Bağırsak kanseri olmasına rağmen maçlara çıkan sol bek Necdet Yıldırım, Şubat 1969'da tedavi için İngiltere'ye gönderilmiştir. Deplasmana İstanbul'a gelen bir grup 'Eses' taraftarı maç öncesi Çiçek Pasajı'nda kafa çekmektedir. Derken biri aşka gelir: "Necdet'e yanında olduğumuzu göstermeliyiz." Peki ama nasıl? Akıllara 'dünyanın her yerine garantili çiçek taşıyan' Beyoğlu'ndaki Sabuncakis firması gelir. Hemen paralar toplanır. Bu arada bir fikir daha: "Sadece Necdet'e değil, İngiltere Kraliçesi II. Elizabeth'e de çiçek gönderelim, bir de not ekleyelim, gitsin çocuğu ziyaret etsin."
Bir süre sonra Kraliçe'nin özel sekreteri Margaret Hay'den teşekkür mektubu gelir: "Kraliçemiz çiçeklere teşekkür ediyor. Mr. Necdet Yıldırım'ın durumuyla ilgilenmek üzere beni görevlendirdi. Sağlığı iyiye gitmekte."
Ne yazık ki Necdet Yıldırım 1 Kasım 1969'da vefat eder. O 1965'te kurulan, bu yıl 40'ıncı yaşını kutlayan Eses'in, hayata veda eden ilk futbolcusudur